7 Haziran 2019 Cuma

3634

(05 HAZİRAN ÇARŞAMBA)

Bayramın 2. gününe bırakmıştık aile ziyaretlerimizi, bugün kahvaltımızı ettikten sonra günlük ev işlerini toparlayıp- kedi kumudur, yatak rulolamaktır- çıktık.
Öğlen annemin balkonunda kahve içtik; çiçek açmış kaktüsler ve büyümüş domates biberler arasında İstanbul manzarası eşliğinde soğuk kahve...
Yaz sezonunu açmış olduk böylece, öğleden sonra teyzeye gidelim dedik. Kavacık'taki evlerinin sakin mahallesini çok seviyorum, yeşilliklere karşı oturduk. Büdülük büyüyüp kocaman olmuş, bir evin bir oğlu şımarmış! Geçen yaz Caddebostan'da avuç içi kadar yavru kediyken bulup eve götürdüğümüz günü dün gibi hatırlıyorum. Bu boya geleceğine inanmak mümkün değildi!
Akşamüstü de dedemlere gittik; bizi özlüyorlar ve evde sıkıldıkları için daha sık görüşmek istiyorlar. Onların da gönlünü yapmak lazım, ama her şeye yetişeyim derken kendime vakit ayıramıyorum ben de.
5 çayımızı da içip tatlımızı dolmamızı yedikten sonra kalktık, sıcağa rağmen Özgürlük Parkı'na yürüdük. Kedilere mama bırakmak istiyordum, ama düşündüğüm kadar aç değillerdi, neyse ki bizden başka da ilgilenenler vardı.
Akşam eve döndükten sonra yeni bir diziye başladık; What/if adında gizemli bir dizi... 80 milyon dolar için eşini satar mıydın? sorusunun cevabı gibi başladı, merak ediyorum bakalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder