27 Eylül 2015 Pazar

2281

(21 EYLÜL PAZARTESİ)

Yola çıkmadan önceki gece hasta olmayı başararak kendimi sinir ettim!
Bir süredir etrafımdaki herkes zaten grip sezonunu açmıştı, dayandım dayandım son gece vurdum.
Beni iyileştiren tek ilaç olan sıcak parasetamole ıhlamurlar ekledim, gargarayı içtim pastilleri yuttum, ertesi güne iyileşmeye ahdettim.

Normal şartlar altında 6 saati geçmeyecek yolculuk sabah 10 gibi evden çıkmamla başladı kabul edersek; yaklaşık 13 saat sürdü.
Pis tuvalet çeşitlemeleri, tipsiz insan tiplemeleri ve batan güneşe karşı gözleme arasıyla bu yolculuğu da atlattık.
Evden Ataşehir otogara, oradan Esenler'e, İstanbul'u zaten 12 ye doğru terk edebilmiştik ki Tekirdağ civarında birkaç mola vererek Gelibolu tarafına akşama doğru varabildik. Bayram arifesinde kaldırılan feribot seferi bize 2 saat daha attırınca gece yarısına doğru odaya girdiğimizde yatağa serildik.
Odanın tahminimden epeyce büyük ve gereksiz 2 yatakla dolu olduğunu, ama banyosunun hem ufak hem kullanışsız gözüktüğünü idrak edebildim ilk gece.
Yol boyu yanan boğazım ve tutulan bacaklarım uykuya teslim oldu...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder