5 Eylül 2014 Cuma

1900

Hava çarptı bu sabah bizi; bir gölgelenip bir Güneş açan tuhaf, bunaltıcı yağmur sıkıntısında yürümek, zaten biraz dar gelen elbisemin göğsüme yapışması, saçlarımın ensemi ıslatması...Bir an için hayat çekilmez oldu.

Aslında hava da azcık rahat verse ne tatlı başlamıştı gün; evde dün geceden yoğurup mayalanmaya bıraktığımız muhteşem bir köy ekmeği yaptık: sert kabuklu, doygun, mis gibi ekşi maya kokan bu nefis şeyi bitirmeden duramadık...
Her seferinde kurutulmuş acı biberi kavururken biber gazından öksürüp aksırdığımız, bol domates biberli, sevgilimin kaslı önlüğünü takıp hazırladığı özel menemeni sıyıra sıyıra yedik...

Sonra hoş bir film seçtik; biraz buruk ve naif, Hint filmlerinin şen şakrak şamatasından arınmış Lunch Box... 

Öğlen dışarı çıkıp biraz hava almak istedik ve bir süredir yolumuz düşmediğinden özlediğimiz Yaşar Usta dondurmalarından almaya gittik. İncirli&karamel muhteşem ikili oluyormuş, bunu keşfettik.

Umarım yağmur çabuk gelir ve uzun süre kalır bu şehirde bu sonbahar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder