12 Mayıs 2014 Pazartesi

1783

Mutluluk bir tatmin hissi aslında,diye düşündüm şimdi; her şeyden tatmin olma hali. Her şeyin tam olmasa da- ki asla tam olamıyor sanırım- bulunduğun yerden, olduğun kişiden memnun olma hali...

Bir eksik hep var, hep de vardı, eksikler olmasa hayaller de olmaz, özlemler bitse umutlar eksik kalır.
Yetersizlik hissi kötü ama- ondan kurtulmak lazım, yetinememekten bir de...

Yetinemeyenler asla tatmin olmuyor, yetemediğini hissedenler de kendine güvenmiyor, içlerini kemiriyor bir kurt her ikisinin de. Düşündüğümde; böyle kemirilen pek çok kişi tanıdım şimdiye dek, bazen ben de böyle girdaplara kapıldım.

Hep buralardan gitmek, "kendini kurtarmak" için çırpınıp duran rahatsız bir arkadaşım vardı mesela; bir türlü gidemedi de, kaldığı yere de sanırım hala alışamadı. Baştan sevmeyi deneseydi belki sevecekti burayı, doğduğu toprak olduğuna göre! Tek derdi "kendisine bir sınıf atlatacak", rahat bir hayat imkanı sağlayacak zengin ve elit biriyle evlenmek olan bir arkadaşım vardı; bildiğim kadarıyla hala arıyor. Belki bu arada gerçekten onu mutlu edecek birini kaçırmıştır, başka şeyler aradığından.

Aranmayanlar, bulduğunu sevenler azınlıkta ve ne kadar mutlular!  Sahip oldukları aslında fazla sayılmaz, çok daha fazlasını da elde edebilirlerdi ama- sonuçta bu kadar memnun olurlar mıydı acaba? Çabalamakla da geçer yıllar, eldekini değerlendirmekle de- didinip yırtınmakla da geçer ömür, kabullenmekle de...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder