23 Şubat 2014 Pazar

1704

(22 ŞUBAT CUMARTESİ)

"E hadi o zaman-İnci'de profiterol yiyelim!"
"İnci'nin yeni yeri nerde ki?..."
"Mis sokakta ya!"

Kısa bir Beyoğlu cumartesi öğleden sonrası diyaloğu.
Kişiler: Hep en güzel fikirleri bulan erkek arkadaşım ve canı tatlı çeken ben.
Cepler: Bir parçası yenmiş çikolata...

"Biraz da Femen belgeseli gibi olmuş; her ülkede yaptıkları eylemleri takip ediyor."
"Evet ya-ben de biraz sıkıldım açıkçası. Bir de o evinden çıkartılan İspanyol adamdan biraz sıkıldım."
"Yani...Onun bir eylemi yoktu ki; insanlar onun için eylem yapıyordu daha çok..."
"Bazı şeyleri gereksiz tekrarlamışlar sanki; bir de ben Occupy Wall Street hareketini beğeniyorum aslında ama-burada yer verdikleri kadının organize ettiği hareketler fazla teatral geldi bana. Hani ben eylem yapmaya gelmişim oraya-modern dans performansı değil!"
"Aynen! O eriyerek yere yığılma hareketi ne öyle ya? Hoplamaya başlamalarını da sevmedim-çok naif..."

"Yalnız ben en fazla Ortadoğu'ya üzülüyorum... İran devrimi bana dünya tarihindeki en tüyler ürpertici olay gibi gelir."
"Tabi canım-onlar hep kandırılıyorlar zaten; en yakın örneği Mısır..."
"O hani rejim tarafından diğer özgürlük direnişçilerini öldürmek zorunda bırakıldığını ağlayarak anlatan adama içim acıdı."

"En çok sanırım Otpor üyesi olan Sırp adamı sevdim-ne kadar zeki ve espriliydi."
"Tabi canım; adamlar şiddet içermeyen sivil direnişin yöntemlerini çok iyi uygulamışlar. Hatta Gezi'nin arkasında Otpor var diye laflar dolanıyordu ya..."
Film sonrası hızla Galata'ya inerken sabırsız konuşmalar.
Kişiler: Bir çeşit toplama olan filmi yeterli bulmayan erkek arkadaşım ile aynı fikirde olduğumuza sevinen, filmden biraz bunalmış ben.
Cepler: Üşüyen ellerimiz.

"Yaaa! Niye çıkmamış bir kısmı ama?!"
"Olsun; ilk film için iyi bence. Normal zaten bu makineyle biliyorsun."
"Ya ama... Bu benim ilk analog deneyimim değil ki; Zenit'le çok iyi fotoğraflar çekiyordum, neden bu böyle oldu...?"

Sardalya kutusu makinemle ilk siyah-beyaz filmimin negatiflerini aldığımızda heyecanlı kısa diyalog.
Kişiler: Hayal kırıklığına uğramış ben ve sakin erkek arkadaşım.
Cepler: Fotoğraf cd.si.

"Mmmm...Bu keçi peynirli pizza cidden güzelmiş; beğendim burayı, fiyatlar da uygun."
"hmhm-cevizle kuru üzüm hoş bir dokunuş olmuş."

Galata'dan Tophane'ye doğru bir ara sokakta yeni açılan mekanda pizza yerken ağzımız dolu kısa konuşmalar.
Kişiler: Acıkmış ve yorulmuş bir çift.
Cepler: Kullanılmış sinema biletleri.



Film festivalinde izlediğimiz Everyday Rebellion belgeselinin fragmanını izleyebilir ve uluslararası projenin websitesine dünyanın her yanından şiddet içermeyen direniş görüntüleri yükleyebilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder