8 Şubat 2013 Cuma

1325

Bir kız vardı; adı Rana.
Her kız gibiydi biraz işte, biraz da bambaşkaydı içten içe
Arka bahçelerde hayali atlara binerdi, beyaz atlara
Okula gidenlere özenir, amca kızına imrenirdi
Bildiği pek bir şey yoktu belki, yine de kendini hep bildi
Kendini bilmeyi en yüce erdem edindi büyüyünce, başka bir şey bilmedi
Bir kız vardı; Rana
Kimsesi kalmayınca ne yapsın, yalnız kendine inandı
Kendi başına idi o hep, kendini bildi bileli
Arka bahçelerde uzay gemilerine binerdi, aluminyum folyodan
Okumayı severdi, boya kalemlerini, kağıt kokusunu bir de
Bir kız vardı; Rana
Kendini hep korudu dünyadan, zira daha beyazdı tanıdığı herkesten
Hep hayaller kurdu bahçelerde, kedileri sevdi
Hayat büyüdükçe güzelleşecek sandı, büyük beklentileri vardı
İstediklerini hep aldı, bir bir aldı, peki elinde ne kaldı?
Koskoca bir hiç ve bir kırık "el veda"
El veda Rana, bu kez olmadı, başka sefere kaldı...







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder