9 Kasım 2014 Pazar

1965

"Ne güzel bir sabah!" diye tekrarlayıp durduk birbirimize yokuşu tırmanırken. Gelen ilk otobüsle Beykoz'a geçtik ormanlar arasındaki yollardan. Orada küçük bir motor bizi Yeniköy iskelesine taşıdı... 
Bahara yakın bu Kasım sabahında t-sirt üzerine deri ceketle dolaşıyorduk. Yeniköy'de biraz etrafa bakınıp merdivenlerin tepesindeki eski mekana çıktık, öğlene yaklaşan vakitte epeyce acıkmıştık. Buranın karışık tostu ve zeytinyağlı kekikli domates-biber-zeytin tabağı çok güzel. Peynir tabağında eski kaşar ve Erzincan tulum getiriyorlar-daha ne isterim? O kadar hızlı yedik bitirdik ki söylediklerimizi, fotoğraflamaya vakit kalmadı. Öyleyse birer kahve-kek fotoğrafı koyayım buraya...

Boğaz yürüyüşü insanı biraz yoruyor, rüzgarı çarpıyor. Biz de eve dönerken mutlu bir yorgunlukla mayışmış haldeydik; sabah nasıl sıcacık uyandığımızı hatırladıkça sürekli "Ne güzel bir gün!" deyip durduk birbirimize. 

Böyle ayrıldık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder