17 Kasım 2013 Pazar

1605

(15 KASIM CUMA)

Yorucu ve yolculuklu bir iş gününün ardından pijamalı ve Baileys'li bir ev partisine davetliydim.

Bu kez tanımadığım bir kaç yüzle karşılaştığım, başta pek de havaya giremediğim ama keyifle uzaktan baktığım partinin vesilesi biraz da benim yaklaşan doğum günüm olduğundan; kendimi özel hissetmem için her şeyi yapan insanlara teşekkürler.

Kocaman profiterollü pastam, "barok" iltifatlarım, eğlenceli sohbetler, koridorda gecenin 3ünde birlikte söylenen şarkılar ve kusmuklu çantam için teşekkürler!

Sabaha az kala, birkaç destek birası ve tost almaya çıkıp da hafif ıslak ve üşümüş geri döndüğümüzde, salonda senkronize horlayan takriben 15 uyuyanın arasında 4 uyanık kalmak pek enteresan oldu.

Nereye kıvrılıp yatacağımıza karar vermeye çalışırken bize evini açan yan komşunun, bu vakte kadar "normal" sayılabilecek davranışlarının birden tezgahlarda hamsinin kaç para olduğundan bahsetme tuhaflığına evrilmesi ve haddini aşan hareketlere kalkışması pek sevimli olmadı.

Alkol ve sigara bütün kötülüklerin anasıdır, dedik, önem vermeden evini ve kendisini terk ettik.

Sabah üşenmeden beni almaya gelen sevimli kurtarıcıma, birlikte içtiğimiz uykusuz çaylar için teşekkürler. Keşke onu incitmekten korkmasaydım, keşke bu kadar heyecanlandırmasaydım, ama yapacak bir şey yok.

Ertesi günü yiyen bir partiydi yine, 11 ile 2 arası 3 saatlik uykuyla pek kendime gelebildiğim söylenemez...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder