30 Kasım 2017 Perşembe

3081

Dün gece de lodos beni aldı götürdü, içimde bir yandan hüzün bir yandan heyecanlar beni sarınca uyuyamadım ve yine yorgun başladım güne.
Ama iyi, sonunda yeniden hevesli hissediyor olmam güzel, her şeyi yapabilirim çünkü eğer gerçekten istersem.
Bugün temizlik günüydü evde, kedilerim pek rahatsız oldular ama evimiz de mis gibi oldu.
Pazar alışverişine çıkıp dolabı doldurdum yine, evde bir şeycik kalmamıştı zaten. En sevdiğim Finike portakalı, kütür kütür kırmızı Pamuk Prenses elmaları, kış nostaljisi ayva, memleket lezzeti pırasa, Temel Reis'in ıspanağı, bir de yeni moda mor havuç ile yeni vazgeçilmezim avokado...
Renkler sesler kokular cümbüşü olan pazara bayılıyorum ve gelmeyenlere acıyorum!
Öğleden sonramızı ahşap boyama işiyle uğraşarak geçirdik yine; bu kez renklere girildi, eskitmeler denendi, biraz daha yol alındı ama hala çok şey var yapılacak.
Tropik yeşil yapraklar, kaktüsler, antik kremler arasında geçen maskeli saatlerden sonra evde tek başıma kalmak istedim biraz, dinlenmeye ihtiyacım var.
Mutfakta vakit geçirmeyi seviyorum; mercimek çorbası ve ayvalı kereviz pişirdim.
Ardından sevdiğim programları açıp kendime bakım akşamı ilan ettim ve tuzlu lavantalı sıcak suya koydum ayaklarımı-ooh!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder