(17 ŞUBAT CUMA)
Depremle ilgili her sabah dinlediğim yayınlardan anladığım; İstanbul'da hepimizin ipin ucunda yaşadığımız. Ne şehrimiz güvenli, ne binalarımız muhtemelen ve biz devam ediyoruz bu şekilde yaşamaya- her an ölebileceğimizi bilerek!
Bütün bu deliliğin ortasında bana güç veren; yardım eden insanların ne kadar çok iş başardıkları; kısa sürede toplanan paralarla çadırlar konteynırlar alınıyor, insanlara geçici barınak ve giysi sağlanıyor. Birileri avukatlık yapmaya gidiyor, birimiz yemek yapıp dağıtıyor, birimiz psikolojik destek vermek istiyor... Öyle çokuz ki aslında- öyle çok yere yetebiliyoruz ki organize olunca.
Elbette zor, bir yandan rutin işlere devam ederken bir yandan her gün bir yardımın ucundan tutmaya çalışmak, bir eksiği tamamlamak için bütçe ve zaman ayırmak... Ama bu iyileştiren tek şey bizi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder