(14 TEMMUZ PAZAR)
Tatilde diyeti biraz bozduk, itiraf ediyorum. Ama bütün gün yüzüp akşamları da yürüyoruz ve sabahları yogaya devam ediyorum. Burada muz ağaçlarına baka baka, bu vahşi bahçede ömür boyu yaşarım gibi hissediyorum...
Denize öğlen arası verip yakındaki bir yerde kahve içiyoruz bugün. Dünya tatlısı bir kediyle oynuyoruz, buranın kedilerini iyi gördüm, sağlıksız durmuyorlar.
Çıralı'nın tek ve büyük eksiği belki de filtre kahve. iyi bir kahve içebilmek için tek yer merkezdeki pastane, o da bize uzak ve biraz pahalı. Akşamüstü sanırım 18 yıl sonra filan bisiklete bindim! Yol düzdü yokuşsuzdu belki ama, mıcırlı bozuk bir yoldu, kısa sayılmazdı ve sürekli önümüze çıkan arabalarla yayalar benim için durumu biraz daha zorlaştırıyordu. Yani kısacası kendime göre büyük bir başarıyla bisikletimi sürdüm- gururluyum!
Gece dolunaya yaklaşan ayın etrafında büyülü şekillere giren duman rengi bulutları izlemek istedim, carettalardan sebep fazla uzun oturamadık sahilde, yine de çok etkileyiciydi. Başka bir aleme gittim sanki, kumların üstünde, Ay ışığı altında...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder