29 Ağustos 2019 Perşembe

3719

Hayat ne enteresan; daha dün akşam iyiyken bu sabaha berbat uyanabiliyor insan.
Her şey anlık aslında, hayat anlardan ibaret ve biz unutuyoruz bunu.

Gece boyu hastalanmış, fark edememişim; sabaha kadar kıvranmış. Uyanır uyanmaz hastaneye gittik, modern zamanların özel hastanelerinde göstermelik bir ilgi alaka var. Neyse doktor muayenesi, kan tahlili, serum filan derken 2 saati o küçük soğuk odada geçirdik. Benim için de biraz refakat provası olmuş oldu, sıkıcı ve gergin bekleyişler...

Bu kadar basit bir rahatsızlık dahi nasıl etkiliyor insanı, ne kadar bozuluyor rutinimiz sağlık sekteye uğrayınca. Bence antibiyotik gereksiz, daha ziyade neyi içine sindiremediğini düşünmeli hasta. Neyi bir türlü kabullenemediğini sormalı kendine ve cevaplarını bulana kadar dinlemeli. Belki bu Başak yeni ayı bir uyanma vesilesi olur onun için; umudum bu yönde.

Günün geri kalanı zorladım kendimi işlere bakmak için, hatta moralim düzelsin diye bir çift ayakkabı bile aldım-hem de kırmızı! Her şey ve herkes benden çok şey bekliyor bu aralar- nasıl yetişeceğimi bilmiyorum, nasıl rahatlayacağımı da...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder