(1 TEMMUZ CUMARTESİ)
Kahvaltı etmeden düştük yollara, iki saatte Tekirdağ'a vardık. Arkadaşlarımızın evinde birkaç saat dinlenip biraz karnımızı doyurduktan sonra, hep birlikte pikniğe gittik.
Pınarça ikiz göller mesire yeri tavsiye edildi bize, deneyelim dedik, epeyce doluydu. Ağaçlar altında bırakılmış çöpler ne berbat insanları arasında yaşadığımızı hatırlatıyordu.
Soframızda emek verdiğim naneli limonata, yeni denememiz ıspanaklı pastırmalı kiş, soğuk bira, sebzeli tuzlu kek, kahve, patlıcan kızartma ve zeytinyağlı fasulye vardı-hepsi nefisti!
Küçüğümüzü ağaca çıkarıp sevindirdik, çimenlere uzanıp dertlerimizi unuttuk, şehirde bunaltan sıcaklardan serin gölgelere sığındık.
Akşam eve döndüğümüzde kimse aç değildi, herkese birer buzlu cin tonik hazırladık ve sohbete daldık...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder