16 Haziran 2014 Pazartesi

1815

(13 HAZİRAN CUMA)

Doğanın cömertliğine tekrar tekrar şükür!
Rose şarap ve kılıç balığına teşekkür!

***

Her tatilimin unutulmayacak bir anı olur; ait hissettiğim bir noktası... Kış ortasında kasvetli bir gün gözlerimi yumduğumda hatırlayıp o rutubetli kokusunun anısına sığınabileceğim bir zeytinli tepeye çıktık bu gece... 4000 kişilik taş sıralarına tırmanıp Kaş'a tepeden baktığımız amfi tiyatrosunda, binyıllar evvel kimlerin neler yaptığını düşledik...
Ayvalık'a her gidişimde mutlaka bir gece deniz fenerine yürürüm; kapkaranlık ve inanılmaz rüzgarlı bir yerdir; çarpan dalga sesleriyle zeytinliklerin uğultusu adeta korkutucudur... En sevdiğim yeri orasıdır Ayvalık'ın; her sene dolunayda bir dilek dilerim ve kayan yıldızları sayarım deniz fenerinin dikildiği tepede... Kaş'a yeniden geldiğimde de nereye tırmanıp şarap içeceğimi biliyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder