14 Haziran 2013 Cuma

1448

(11 HAZİRAN SALI)

En son yazdığım tarihin geçen hafta sonu olduğunu gördüğümde şaşırdım ama, yaşamaya geçici olarak ara verdiğimiz için "olağan-dışı şartlar altında normal" aslında...

Başka şey düşünmenin imkansız hale geldiği günlerdeyiz, şöyle diyebilirim ki; neredeyse 4er 5er saatlik huzursuz, kabus dolu uykular arasında kızaran gözlerimizi ovuştura ovuştura ya Gezi Parkı'na erzak/ilaç yardımı taşıyoruz, ya ihtiyaç listesi iletiyoruz, ya gidip bizzat orada bulunuyoruz, ya da en azından haberleri an be an takip edip yayıyoruz. Rahat yemek yiyemiyoruz, zira midemiz bulanıyor; devleti temsil etmesi amacıyla seçilmiş yetkili ağızlardan çıkan aşağılayıcı ve düpedüz aptalca açıklamalardan duyduğumuz tiksintiden, overdose saçmalığa boğulmaktan kusacak gibi oluyoruz. Yazmak zor, sabrımız tükenmiş vaziyette ve zaten yaşananlar öyle acayip, o kadar da hızlı değişiyor ki; her an konuşuyor, paylaşıyoruz ta ki söyleyecek şey bulamayan kadar. Grafikler düzenliyor, fotoğraflarla belgeliyor, videolar çekip anlatmaya çalışıyoruz-yine de anlamayışın dibine vurmuş konformistler var. Yılmadan devam ediyoruz, birbirimizden aldığımız güçle dayanıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder