(22 AĞUSTOS)
Yakın arkadaşlarımın hayatlarına nereye kadar müdahale edebilirim? Aslında hakkım yok buna elbette, ama hayatlarına dokunabilirim. Bu dokunuşumla onları şefkate ve anlayışa yönlendirebilirim.
Hayaller kurup, dış koşulları o hayallere uydurmaya çalışmak; insana hayal kırıklığı ve daha fazla acıdan başka ne getirir? Neden elimizde olanlarla mutlu olamıyoruz bir türlü? Niçin kendi mutluluğumuza kendimiz mani oluyoruz her zaman...?
Öyle basit ve aynı anda öyle zor ki... Adeta bir odada hapis kalmışlar, ama aslında kapı kilitli değil.
Dilerim çıksınlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder