18 Eylül 2021 Cumartesi

4470

Bu akşam beraber sakin ve romantik birkaç saat geçirmeyi çok istemiştim, mumlar yakıp bir meyve ve peynir tabağı hazırlamayı, telefonları elimize almadan müzik dinlemeyi, alınması gereken eşyalar ve yapılması gereken işlerden bahsetmenin yasak olduğu başbaşa bir akşam... 

Ama gün boyu evdeki ve dışarıdaki işler, akşamüstü trafiğinde fazlasıyla bunaldıktan sonra hiç keyfim kalmadı. Bu haftayı planladığım işleri halledemeden geçirdim ve kendimi yetişemiyor hissetmekten hiç memnun değilim. 

Yine de kendimi toparladım akşama, dışarıda bir şeyler yedikten sonra sinemaya gitmeye karar verdik. 8. ayın içerisinde hala geçen sene aldığım elbiseye sığabilmek ve topuklu ayakkabılarımı giymek moral verdi bana, biraz vitrin gezmek de iyi geldi. 

Elmalar, hafıza kaybını tercih eden bir adamın dingin öyküsüydü. Bana hayatın aslında ne kadar basit olduğunu hatırlattı; trafiksiz bir sokaktan eve yürürken manavdan elma seçmek gibi basit... Kimsenin kimseyle bir hesabının olmadığı ve herkesin kendini rahat bırakabildiği bar partisinde dans etmeye başladığın anlar gibi sade ve özden...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder