(22 EKİM PERŞEMBE)
Bilgisayarım hala çıkmadı, bugün de evde temizlik günü olduğuna göre ben de yavaştan dolap düzenlemeye başlasam iyi olur. Kışlıkları çıkarıp yazlıkları kaldırmak beni yoran ve 1 günde bitirmekte zorlandığım bir bahar mevsimi işidir. Bu sene parti parti yapmaya karar verdim, önce giysi dolabımdaki ince elbiseleri, askılı bluzları kaldırmakla başlıyorum. Yaza veda etmek, mayoları deniz gözlüklerini hurçlara koyup kaldırmak biraz hüzünlü geliyor. Hiç giymeden kaldırdığım yazlıkları gördükçe bu sene ne acayip bir hal yaşıyoruz diye düşünüyorum tekrar...
Evi düzene sokmak ne kadar zahmetli ve bitmeyen bir mesele, sürekli bir yeri düzenlerken buluyorum kendimi ve her hafta yeni bir yeri düzenlemem gerekiyor! Daha kitaplığa el atmadım, bugünlük bu kadar yeter. Giysilerimi tertipli görmek bile bana umut veriyor, bu kış acaba nereye gidebileceğiz bu elbiseleri giyebilmem için?
Akşamüstü bilgisayarımı servisten almaya gittiğimde kötü bir sürprizle karşılaşıyorum; bitmemiş ve hazır olmadığını haber de vermemiş. Biraz hayal kırıklığına uğrayarak dönüyorum, evde rahatlamak için bir film izliyoruz yine. Festivalde bu sene 3-4 güzel film seyrettik; Mother and Son tam bir İran filmi, Book of Vision çok hoş atmosferi olan enteresan bir hikaye, çok güzel deliren İngiliz adamın performansı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder