(18 EKİM PAZAR)
Dün gece yağmur öyle bastırdı ki, ormandaki köpeklere aklımız takıldı çok. Nereye sığınırlar bu havada, onlara bir yer yapamadık diye üzüldük.
Haftanın tek deliksiz uykusuydu, dinlenmiş uyandım ve güzel bir kahvaltıdan sonra evdeki işleri hallettim. Yan taraftaki mekan kapalı gibi, oradaki kedilere bakmak istiyorduk. Mohikan'ı göremedik diye aklımızda kalmıştı, yine içeri girip sahibiyle konuştuk ama ortada yoktu. Umarım iyidir, kardeşleri bizim tarafa geldiler, hepsi çok aç kalmış gibiydi. Bütün hayvanlara yetemeyeceğimi bilsem de, içim rahat etmiyor onların aç ve bakımsız hallerini gördükçe...
Öğleden sonra çalıştım biraz, bu hafta çok verimli kullanmam lazım zamanı. Geçtiğimiz hafta benim için yıpratıcı ve yorucuydu; ne yoga yapabildim ne doğru düzgün piyano çalma fırsatı bulabildim. Bu haftaya zımba gibi girip her şeyi yapmak istiyorum.
Akşamüstü ikimize de öyle bir yorgunluk çöküyor; film festivalinden 2 filmi arka arkaya seyredip bu gece de burada kalmaya karar veriyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder