23 Ocak 2020 Perşembe

3865

(22 OCAK ÇARŞAMBA)

Baktım başka bir yol yok, gittim devlet bankasına hesap açtırmaya. 2 saatlik bankada bekleyiş ve imzalanan tonlarca evrakın ardından hesabımı açmayı başardımsa da, asıl amacım olan vergileri online ödeme aşamasına geçemedim. Yarına inşallah!
100000tl.lik kredi istesem 5dk.da alırdım, ama vergilerimi ödemek istiyorum sadece, yapamıyorum.
Sıkıntılı bir günün ardından Kadıköy'de anneme yemek ısmarlamak istedim, Lübnan restoranına oturduk. Hava güneşli ama çok soğuk yine, seçtiğimiz yemeği beğendik. Terapide yaşadığım büyük hayal kırıklığını anlattım biraz, bazen anneme açılmak zor geliyor. En yakınım olsa da, sanki kötü hissettiğimi onunla paylaşmaya çekiniyorum.
Ardından yakındaki bir cafeye oturup kahve içtik, bir kurabiye paylaştık. Eve döndüğümde biraz geçti, içim sıkılıyordu. Akşamları bile konuşmaya fırsatımız kalmıyor bazen; hiç susmayan telefonlardan arta kalan zamanı dizi izleyerek geçiriyoruz. Gerçek anlamda iletişim kurmuyoruz, baş başa olsak bile baş başa kalamıyoruz. Artık bıktım bu vaziyetten, yüzümü bakarak konuşma süresinin 10dakikayı geçmemesinden ve her soruma google dan göstererek yanıt verilmesinden bıktım usandım!
Tatminsizlik hissiyle yatağa girdim, bu hayat bana yetmiyor. Ben kendimi gerçekleştiremiyorum, bu da bastırılmış bir öfke yaratıyor. Nankör ya da aşırı karamsar değilim, sadece duyguları olan normal bir insanım. En yakınım bile beni anlamıyor ve suçluyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder