24 Kasım 2016 Perşembe

2709

(23 KASIM ÇARŞAMBA)

Kendime güvenim azaldığından mı, elim kolum bağlı kapana kısılmış hissettiğimden mi bu halim?
Eksik kaldığımdan mı, gerçekten eksik kaldım mı, başaramadım mı bir çok şeyi-düşünüp duruyorum.
Oyalamaya çalışıyorum aslında kendimi, yaptığım bu, türlü şeylerle...
Peki enden hiç suçu olmadığı halde en yakınıma kızgın hissediyorum, bir şey yapmadığı hale beni bırakmış gibi, uzaklaşmışız gibi...?
Korkularım var, yetememekle ilgili, yetişememekle.
Kim bilir belki herkesin var, hele ki bu zamanlarda, bu yerlerde...

Akşam huzursuzluğumun ortasında arkadaşlarımız baskın yaptı evimize, çok da iyi ettiler. Hem geçmiş doğum günümü kutlamaya gelmişler hem de şarap içmek istemişler.
Bologna'dan aldığımız taze tortelliniyi hemen kaynattık, bir şişe Lambrusco açtık.
Sohbet arkadaşlarımızın hayatına değine dokuna, bizim hayatlarımıza geldi.
Bugün kendini önceki aylara göre çok daha rahatlamış hissettiklerini görüp sevindim, onlar için her şey daha güzel olacak biliyorum.
Bir parça umut benim de içimde uyandı sanki, bir şekilde her şey yoluna girecek bizim için de, zamanla.

Çok içildi, sarhoş olundu, sohbet uzadı.
Onları uğurladıktan sonra yatağa girdiğimde birkaç gün gecikmiş gözyaşlarımı salıverdim.
Babaannem öldü benim, cenazesine gidemedim. Onun için hiçbir şey yapamadım, çok istediğim halde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder