(20 ARALIK PAZAR)
Düğüm
Nasıl da tanıdık bu iç huzursuzluğu, bu mide krampları, bu kızarıklıklarım, bu yere bakan gözlerim....
Kanepene oturmuş kalmışım, suskunum, sus gelmiş.
Bir şeyler demişsin, hepsini suratına geri fırlatmak istiyorum, öfkem birikmiş.
Ağzımdan ses çıkmıyor sanki; söylediklerim hep kendi kendime, küskünüm.
Yine mi aynı yere dönüyoruz? Hani yol almıştık, bundan sonra böyle hissetmek istemiyorum bir daha!
Ne çabuk unuttun geçtiğimiz yolları, ben asla geri dönmemek koşuluyla bugün hala yanındayım senin.
Nasıl çözüleceğini bilmediğim bir düğüm var içimde...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder