(30 KASIM PAZARTESİ)
Eminönü dolaylarında sokakları karıştırdığım rüzgarlı serin bir Kasım sonu; giderek çöktüğümü hissediyordum motorla Kadıköy'e geçerken... Akşamüstü kendimi tutamayıp arabanın camından dışarı kusmamla birden günün gerçekliği değişti: her yanımı saran ağrılarla kıvrandığım ve art arda kustuğum saatler geldi... Tarih öncesi bir mumyaya dönüşmüş gibi; içimden yeşil berbat kokan bir zehir fışkırıyordu adeta... Kabuslarda yorulduğum, sıkıntılı rüyalar arasında bir duvara bir kapıya dönüp uyumaya çalışırken ağladığım acayip karanlık bir gece...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder