Zorba kral topal III.Richard'ın İngiltere krallığını ele geçirme hikayesini seyretmek için akşam Kadıköy'de buluştuk. Erimeye başlayan karların pislettiği ıslak dar sokaklarda, taksilerin sıçrattığı sudan kaçmaya çalışarak yolumuzu bulduk ve Duru Tiyatro sahnesine oturduk.
Başta bu klasik Shakespeare oyununun modernize edilmiş; cep telefonları ve kokain partilerine yer verilmiş versiyonundan pek hoşlanmadık açıkçası. Oldukça iddiasız kostümler ve sade dekor, belki de oyunun bu "zamansız" tavrına uygundu. Sonlara doğru savaş sahnesinin satranç oyunu şeklinde yansıtılması fikrini çok sevdim. İlk yarıda kendimi İngiliz isimleri arasında kaybolmuş hissederken, 2. yarıda hikayeye daha iyi adapte olabildim. 15.yy Osmanlı döneminden alışkın olduğumuz hiç bitmeyen taht oyunlarının İngiltere adasında nasıl cereyan ettiğini izledik diyebilirim.

Biraz da ister istemez, hali hazırda tepemize çöken diktatör bozuntusunu anımsadık. Başlangıçta, kral Edward ölünce yerine geçen küçük oğlunu kıskanarak, öz yeğenine hasetle bakarak iktidar yemini etmesini gördük. Dışarıya kendini aşırı dindar ve mütevazi gösterme çabalarını gülümseyerek izledik... Ahlakçı kinini intikam için büyütmesini, etrafına toplanan yandaşlarına kah propagandasını kah cellatlık yaptırmasını pek tanıdık bulduk...
Oyunun ardından bir kadeh şaraba ihtiyacımız vardı; Kadıköy'ün yeni dönem cool mekanları dolu olduğundan izbe bir köşeye geçtik. Biraz sohbetle yorgun kafalarımız ve üşüyen ellerimizi dinlendirdik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder