29 Ocak 2015 Perşembe

2046

Karaköy'ün serin ve kuytu ara sokaklarında yeni açılmış bir cafe'de gecikmiş kahvaltıya oturduk. Pancakelerin minikliği başta bizi tatmin etmese de, fıstık ezmesi ile limon reçeli beni mest etti. Bir güzel tuzlu tatlı pancake lokması çeşitlemeleri yapıp afiyetle yerken biraz da garsonla şehrimizde açılan ya da açılamayan jazz barlar üzerine muhabbet ettik.
İstanbul Modern'e epeydir girmiyordum; Mehmet Güleryüz sergisi iyi bir bahane oldu. Hayvan-insan ilişkisine kafayı takmış, metamorfoz geçirmiş gibi yamru yumru figürler çiziktiren ve hemen her resminde ürpertici karanlık bir derinlik yaratan bu adamı severim.
 
 
 
Gözlerimiz ağrımaya başlayınca açık havaya çıktık, dışarısı soğumuştu. Yine Karaköy civarında bir kahve molası verdik, ardından Galata'ya çıktık. Güneşli başlayan gün yağmurluya dönünce biz de gezmeyi kısa kesip dönüşe geçtik...
Bunlar da seyfi eğlenceleri :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder