17 Temmuz 2012 Salı

1119

(16 TEMMUZ PAZARTESİ)






GİRİŞ
Girit'in orta yeri labirent, labirentin ortasında yaşarmış Minotauros. Boğa başlı canavardan herkes korkarmış-kahraman denizci Theseus hariç. Yolunu kaybetmesin diye eline kırmızı bir yumak tutuşturmuş Girit kralının güzel kızı Ariadne içeri girmesinden önce. Kırmızı ipin bir ucunu kapıya bağlayıp aça aça girmiş içine labirentin korkusuz Theseus ve gelmiş hakkından canavarın. İp ucu denen şey böyle çıkmış ortaya, efsane bu ya...



GELİŞME
İstanbul'da yürüyorum; binlerce yüzden, sesten, kokudan, tattan oluşan bir labirent... Baktığım her yüz, çaldığım her kapı ve attığım her adım, hafızamda benden habersiz kaydediliyor. Anılar ipe atılmış düğümler misali: hatırlamak köprüler kuruyor zamana-unutmak; ayırıyor. Her düğüm; içimde geçmişle geleceği bağlıyor- her kesik; içimde zamanı yutan bir kara boşluk... Çok dolambaçlı hayaller ile kaotik duyumlar labirentinde kendimi kaybettim- yolumu bulabilecek miyim?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder