(02 ŞUBAT CUMARTESİ)
Bu hafta sonu çalışmam lazım diye mızmızlanıyorum biraz, geçen hafta sonları ne kadar güzeldi gezmiştik... Bu sefer dükkanı toparlayıp vitrini yapmam lazım, artık bu iş aradan çıksın istiyorum. Dükkanım tamamen şeklini alsın, benim de içim rahat etsin.
Evde biriken çok eskiden kalma ayakkabıları, kötü olmuş malzemeyi atıp eledik ve iyi durumda olanları dükkana taşıdık. Neyse ki geniş yer var, her şeyi aldı, yavaş yavaş düzen oturtuyoruz.
Bir yandan da acil yetişmesi gereken siparişler var, hızlı başladık bu aya. Akşamüstü dükkandaki işlerimizi bitirip Kadıköy'e geçiyoruz, kurdele boncuk almak bahane. Balık pazarında oturup birer biranın yanında midye tava, kalamar ve karides yemek şahane!
Akşam bir film izleyelim diyoruz; aklımda kalan Suspiria'nın yeni çevrimini açıyoruz. Başlangıçta iyi gibi de, sonunda hepten abuklaşıyor, yine tuhaf bir film oluyor ilki gibi.
Çok fazla yürüdüğüm, yorulduğum günün sonuna geldik, yarına yine işler bizi bekliyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder