(30 OCAK CUMARTESİ)
Arkadaşlarla beraber yine düştük yollara-istikamet Eskişehir!
Gecikmeli çıktığımızdan mıdır, ucunda bizi bekleyen dev kahvaltıyı bildiğimizden midir bilinmez, hepimiz kurt gibi acıkmışız!
Meğer Maşukiye ne kadar uzun sürüyormuş, zor dayanıyoruz masaya kadar adeta.
Masa da masa hani-kavurması, yumurtası, güveçte eritilmiş peyniri, bal kaymağı nefis...
3er kişilik yedikten sonra arabaya dönüyoruz.
Aslında aklımda yapmam gereken tonla iş var, bu yüzden biraz sıkıntılı içim. Yolda puslu nemli bir hava var, arada tünellerden geçiyoruz, arka koltuk da sıkışık olunca bunalıyorum biraz...
Yine de çabuk geçiyor yolculuk ve sonunda karın henüz kalkmadığı Eskişehir'deyiz.
Keyifli bir ev burası; hem sahipleri iyi insanlar olduğundan hem de konforundan.
Çoluk çocuk derken sohbetle, oyunlarla, şarapla geçiyor cumartesi akşamı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder