8 Kasım 2015 Pazar

2326

(05 KASIM PERŞEMBE)

İnsanlar ne kadar basit olabiliyor-pes!
Daha dün karşılaştığım küçücük bir olay, bugün bir benzeriyle birleşince hayrete düşürdü beni.

Arada sigara içmek için merdiven boşluğuna çıkmıştık, aldığım kahveyi ve para üstü olan 1 lirayı da konuşurken elimde tutmamak için yanıma, trabzan demirine koymuştum. Pazartsi günü bizim taraf yakın bir gelinlikçi açacak olan kızla sohbet ediyorduk işte; ayakkabılarımdan, ustalardan, müşterilerden konuşuyorduk. O sırada her sektörde 15er yıllık tecrübesiyle lafa karışmayı pek seven sinsi çocuk yanımıza geldi. Önceki derste yapacağım işten bahsedilmişti, herhalde benim para kazanacağımı anlayınca mübarek, bana da el atmaya karar vermiş olacak: "Ben tekstil sektöründe 15 yıl çalıştığım için çok iyi biliyorum atölyeleri, size aslında güzel bir yer bulabilirim..." gibisinden lafa girdi. Aklınca beni kafakola alacak, hiç yüz vermeyince biraz uzaklaştı. Tuğba hanımdan sigara istedi, bir telefon açtı, oraya buraya yürüdü. Bu arada biz konuşmaya devam ediyorduk ama ben göz ucuyla onu takip ediyordum. Bir ara yanıma geldi, trabzana tutunarak aşağı baktı filan, bir sabırsız kıpır kıpır haller... Elini çektiğinde bir de baktım ki 1 liram yok! İki adım attı, telefonunu alırken elini cebine soktu. Anladım ki o anda parayı cebine attı-şok oldum!

Yani resmen, oraya iş kurmaya gelmiş, güya kendine güvenen koskoca bir adam, 1 liramı çalmak için tek ayak üstünde kısa bir tiyatro yazıp oynadı-vallahi pes!

Çıkarken durdurdum, "Yalnız ben şuraya paramı koymuştum." dedim sertçe. Hiç bozuntuya vermeden "Biri unutmuş sandım da" gibi bir şeyler geveleyip geri verdi.

Ertesi gün, kantine çay almaya inmiştim ki; bunları fark ettim. Zaten çift bazına sinir oluyorum o aptallık suratından akan iğrenç sarı saçlı kızın bayık hallerine ve bu adamın kendini satma hevesine... Hiç selam vermedim, uzak durdum hatta, bunlar kahve aldılar. Ben de para üstümü bekliyordum; kantinci teyze içeri gitti bozuk para getirmeye. Kaşla göz arasında adam tezgahtaki çöreklerden bisküvilerden ikişer paket yürütüp cebine atıverdi!

Teyzenin geri gelmesini bekleyip "Siz bunları bedavaya mı veriyorsunuz?" diye sordum. kadıncağız şaşırdı, "deminki çocuk bunlardan aldı da giderken, haberiniz olsun." dedim.

İyice rahatsız olmaya başladım artık bu ikiliden, onlar sınıftayken çanta bırakmamak lazım.
1 liranın hesabını yapan adam, işini kuracak da vergisini ödeyecek ha?...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder