27 Temmuz 2020 Pazartesi

4049

(24 TEMMUZ CUMA)

Dünden beri gerginliğimi kontrol edemiyorum, mevzu yine köydeki kediler ve komşularımızın tahammülsüzlüğü. El kadar yavrular en büyük dert oldu nedense, zaten her karşılaştığımızda kedileri ne yaptınız ne yapacağız gibi sorup duruyorlardı, artık orada yokken de bize mesaj atmaya başladılar. Köpekleri rahatsız oluyormuş, kedileri bunalıma girmiş. Daha saçma bir şey duymadım, bir onlardan mı rahatsız oluyorlarmış ve o yavruları biz götürsek sorun çözülecek miymiş anlayamadım. Kaprislerinden sıkıldım ve tacize kayan sürekli laf atmalarından bıktım artık. Bu sorunu yaşamaya devam edeceğimizi anladım ve bir yandan kedileri şehre getirip kurtulalım diye düşünürken bir yandan da neden onların istediğini yapmak zorundayım ki diye isyan ediyorum içten içe. Önce ağaçlara taktılar sonra çalılara şimdi de yavrulara!
ister istemez acayip gerginim ve zihnimin gerisinde sürekli nereye götüreceğiz nasıl taşıyacağız sonra ne olacak soruları var. Onların kaprisi yüzünden bu dünya tatlısı yaratıklardan ayrılmak zorunda olmak fikrini kabullenemiyorum. Yaşayıp gidiyorlardı işte, bahçede  güvende, kime ne zararları var ki...?
Akşam Emirli'ye geldik ve yine komşularla karşılaşma gerginliğiyle evden çıkmadım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder