1 Temmuz 2018 Pazar

3292

(30 HAZİRAN CUMARTESİ)

Erkenden kalkıp kahvaltı etmeden yola çıktık, bugün dedemleri Emirli'ye götürüp kombi işini halledeceğiz. Yoldan simit aldık, arabayı hafta sonu yetecek kadar yiyecekle doldurduk, köpek mamasını da unutmadık.
Eve varır varmaz aslında bu kombiyi bağlama işinin bugün olamayacağını, zira öncesinde 2 amperlik bir sigorta takılması gerektiğini öğrenince biraz şoke olduk tabi. Kimse bana haber vermemişti, biz de kalktık geldik diye sinir oldum önce. Sonra geçti, ne yapalım unutmuşlar işte-yaşlılık!
Kahvaltımızı terasa kurduk; sucuklu yumurta, mis gibi domates, sulu sulu salatalık, köy ekmeği... Çaylarımızı bahçede bitirdik, biraz çimene basıp kendimizi rahatlatmak istedik.
Öğleden sonra yakınlardan bir elektrikçi bulup sigortayı taktırdık, neyse bu iş halloldu. Pazartesi de biz yokken servisten gelip bağlayacaklar, umarım sonunda geldik artık doğal gaz işinin.
Akşamüstü kahvelerimizi komşu sohbet eşliğinde içerken, siteye bırakılan bir köpeğin yalnızlığına üzüldüm, ama yine de diğerlerinden şanslıydı o. Mamaları verip biraz köpek kafası okşadık...
Eve dönmeden önce anne annemin dolabından kendime vintage bir elbise ve etek seçtim, daralttıktan sonra şahane olacak!
Fakat gelmesi kolay gitmesi zormuş; saatlerce hazırlanmalarını bekleyince sabrım tükendi. Bir an önce eve dönüp akşam yine kedilere bakmak istiyordum, sonrasında da biraz vaktimiz kalsaydı baş başa geçirecek... Karı koca sanki ayrı şehirlerde yaşıyor gibiyiz, birlikte çok az şey yapabiliyoruz diye yakınıp duruyorum bir süredir.
Evden çıkmak uzun sürdü, neyse sonunda onları evlerine bıraktıktan sonra kendimi çökmüş hissediyordum. Neden bu kadar bezginim, böylesine umutsuzum? Bir günü sadece kendime, bize ayırmak ve başkaları için hiçbir şey yapmamak istiyorum. Kediler dahil!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder