(29 AĞUSTOS CUMARTESİ)
Festivaller işkenceli oluyor nedense hep!
Beklenmeyen kalabalıklar, yetmeyen çöp kutuları, açlıktan ölmedikçe girilmeyecek yemek kuyrukları, çimende izmarit yığınları...
Biz de festival mağdurları olarak arabamızla rezil olma aşamasından geceye başladık: ancak ana caddede park edebildik ve alana kadar epeyce bir yolu minibüslerin, otobüslerin egzozu arasında bunalarak yürümek zorunda kaldık.
Dinlemek istediğimiz birkaç grup öğleden sonra çıkmış, kaçırmıştık. Bülent Ortaçgil'de ilk biralarımızı içmeye başladık.
Ardından Kardeş Türküler coşkuyu verdi, sonrasında Mabel Matiz'i pas geçip biraz YÖKŞ'e takıldık ve Duman'la veda ettik Birgünlük Festival'e...
Gece yarısı dönüş yolunu yorgun argın çıkarken eşlik ediyorduk: "Ama o anladı-dibine kadar!"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder