3 Mayıs 2015 Pazar

2139

(02 MAYIS CUMARTESİ)

Akşamdan kalma uyandım, makyajımı ne ara çıkardığımı ve dün gece neden ağladığımı hatırlamıyordum.
Bu çok güzel bir cumartesi günü olacaktı; çünkü hem birlikte uyanmıştık hem de akşam sağlam bir oyuna biletimiz vardı.
Kendime gelmem tahminimden uzun sürdü ama, Nispetiye tarafında geçtikten sonra bir restoranın sakin arka bahçesinde zeytinyağlı tabağımı yerken kendime geldim.
Oyuna son anda yetişen arkadaşlarla birlikte heyecanla yerlerimizi aldık; ilk kez geldiğimiz Tatbikat Sahnesi Erdal Beşikçioğlu'nun İstanbullular Ankaralıları daha fazla kıskanmasın diye açtığı yer...
Bu küçük pasajda beklenmeyecek kadar ferah ve şık bir mekan yaratmışlar. Sahnenin bu kadar iyi kullanıldığı bir oyun daha izlemiş miydim, emin değilim. Farklı ve modern bir "Bir Delinin Hatıra Defteri" yorumu... Birkaç ay önce Genco Erkal'dan izlediğim için bir çok repliği ezbere tekrar ettim içimden.
 Genco'ya kıyasla çok daha güçlü, bangır bangır ve sert bir tavırla oynadı Erdal. Ürkek ve pısırık değil, öfkeli ve ürkütücü bir 7. dereceden memuru canlandırdı. Vurguları ve hoplayıp zıplamalarıyla seyirciyi her an canlı tuttu diyebilirim, hatta irkiltti.
 Ter içinde kaldı sonuna doğru; yorucu bir performanstı ve kendini tamamıyla verdiği belliydi. Alkışı fazlasıyla hak etti!
Gogol belki de en ilham verici yazardır gelmiş geçmiş-öyle zengin bir tekst var ki ortada zaten herkesin bir şeyler katıp ayrı güzellikte yorumlamaması mümkün değil.

Palto ile Burun asla eskimeyecek metinler, her zaman en sevdiklerim arasında...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder