Yıldız Parkında Varoluş:
Yıldız parkı yokuşlarını el ele tırmandık: tra la la lala lalalaaaaa...!
Hava soğuk, ama güneşliydi-öpüşmek de insanın içini ısıtır hem!
Melankoli hep vardı, en başından beri, sonuna dek de olacaktı, biliyorduk
Ne de olsa her birimiz ölümü bile bile yaşıyorduk, o halde...?
Yine de yaşamak, her şeye inat, hayat-bezgini olmadan, hevesle yaşamak...!
"Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı" diyor çapkın ve hüzünlü Cemal,
İlk okuduğumdan beri aradığımı bulmuş gibiyim bu sözü; hah tam da böyle işte!
Yine de yaşamak, iyi yiyip içmek hiç de boş şey değildir çünkü-
Biz de işte kış sabahı Yıldız parkında bunu yapıyorduk aslında el ele;
İnadına yaşıyorduk, kahvaltı ediyor,sonra yürüyorduk, arada bir öpüşüyorduk
Karşı ağaca bir sincap çıktı, göze yakalanmayacak denli çevik: ta ta ta!
Sait Faik'in "Hişt Hişt!"i gibi-"İşte hayat!" diye haykırdı içimden bir ses bana...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder