(28 HAZİRAN PAZARTESİ)
Sabah kahvaltısından sonra gümrük işlemleri içinde kayıp olmuş hissetsem de kendimi, denize girdiğimde eskisi kadar uzun mesafeler yüzemesem de, bahçe merdivenlerinden çıkarken nefes nefese kalsam da, burada olmak paha biçilemez!
Öğleden sonra kumsalda ıslak ve ayaklarım kumlu kitap okumak, kitabımın sayfalarının kırışmasına aldırmamak ve akşamüstü imbatla çırpınan denizde oynayan Güneş ışıklarını seyre dalmak... Hayatımı böyle yaşayabilirim gibi geliyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder