2 Eylül 2010 Perşembe

436

(02 EYLÜL PERŞEMBE)

Güvende olduğumu hissetmek için
Sıkıştığımda, yalnız başıma eve yürürken geceleyin,
Korktuğumda, birini istediğimde yanımda,
Gebelik testi almaya eczaneye giderken...
Hala seni arıyorum.
Sen yoksan, yüzüğün var, onu takıyorum.

Diğerleri hiçbir şeyim.
Öyle özledim ki güvende olmayı, öyle özledim ki!

Bana zalimsin diyorlar, ben sadece kendimi koruyorum.
Neden ağladığımı soruyorlar, gecelerin sabahlarında
Issızlığımı anlamıyorlar, çocuğum sanıyorlar daha
Kaprisliyim, çözülmezim, kendimi beğenmişim
Oysa buz duvarım, tabutumdur.
Buzumu kıracak biri çıkacak mı hiç?

En sert ve en şeffaf şeyler gibi fazlaca kırılganım;
Cam gibi, buz gibi, elmas gibi
Tüm bekleyenler gibi toprak altındayım;
Tohum gibi, ölü gibi, Yesevi gibi

Neyin yasını tutuyorum
Denize batan Güneş'in mi
Yarın sabah yeniden doğmaktan bıkmayacak Güneş'in mi?

Her şey, her şey anlamını yitiriyor,
Elimde hiçbir şey kalmadı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder